Sarı Kışla

Sarı Kışla

Kaybıyla İzmir'e ve tarihe düşkün olanları en çok üzen yapılardan biridir Sarı Kışla. Adını, siyah beyaz fotoğraflarında göremediğimiz taşlarının renginden almış. Kentin batılılaşmayı yansıtan ilk kamu binası olarak 1829'dan 1955'e kadar Konak Atatürk Meydanı'nda tüm görkemiyle yer almış.
Osmanlı ordusunun modernleşmesi yolunda atılan en radikal adımlardan biri, II. Mahmut'un Yeniçeri Ocağı'nı kaldırarak yerine yeni düzenli bir ordu kurması olmuş. Sarı Kışla, 1826 yılında kurulan bu yeni ordu için İstanbul'daki kışlalar örnek alınarak 1827-1829 yılları arasında inşa edilmiş.
Osmanlı yönetimi, İzmir'in bir liman kenti olması nedeniyle, kışlanın kente hâkim bir noktada bulunmasını ve imparatorluğun ihtişamını hissettirecek büyüklükte olmasını özellikle istemiş. Sarı Kışla'nın bulunduğu alan, buradaki çoğu Damat İbrahim Paşa vakfına ait binaların yıkılması ve denizin yaklaşık 13 metre doldurulmasıyla elde edilmiş.
Üç katlı kâgir bir yapı olan Sarı Kışla, yaklaşık altı bin askeri barındırabilecek bir kapasiteye sahipmiş. Kışlanın yapımında Kadifekale'den getirilen taşların da kullanıldığı söylenir. U şeklinde olan yapının deniz tarafındaki cephesi açık, güneyinde ise geniş bir talimhane alanı bulunuyormuş. 1867 yılı sonrasında Sarı Kışla'nın Atatürk Meydanı'na bakan tarafına gösterişli bir giriş kısmı eklenmiş.
Bir bölümünün denizden doldurulmuş olması nedeniyle defalarca onarım geçirmek zorunda kalmış Sarı Kışla. Şiddetli yağmurlarda taşan Damlacık Deresi talimhane alanını basar, aylarca burayı sular altında bırakırmış.
İzmir tarihinin birçok önemli olayının tanığı olan, kentin işgali ve kurtuluşunu yaşayan Sarı Kışla, Neoklasik üsluba sahip anıtsal bir örnekken maalesef 1955 yılında yeni imar projesi kapsamında yıktırılmış.