Urla’da Sonbahar: Bağın, Zeytinin ve Kültürün Mevsimi

Urla’da sonbahar, doğanın insanla yeniden buluştuğu, toprağın bereketini cömertçe sunduğu bir dönemdir. Güneşin ılıklaştığı, asmaların sarıya döndüğü bu günlerde Urla, şarap ve zeytinyağı tutkunları için Ege’nin en özel duraklarından biri haline gelir.

Urla, Türkiye’nin en köklü şarap üretim merkezlerinden biridir. Taş evlerin arasından uzanan yollar, ziyaretçilerini butik şarap üreticilerine, manzaralı bağ evlerine ve özenle tasarlanmış tadım salonlarına götürür. Her üretici, kendi toprağının hikâyesini bir kadeh şarapla anlatır. Bağ bozumu zamanı, Urla’nın ruhunu en iyi yansıtan dönemdir; üzüm taneleri toplanır, yeni sezonun ilk şarapları heyecanla denenir.

Zeytin de Urla’nın tarihindeki en eski hikâyelerden biridir. Eylül sonu ve ekim başı, zeytin hasadı için en uygun zamandır. Zeytinliklerde sepetler dolar, taş presler yeniden çalışmaya başlar. Bu dönem, Urla’nın hem doğasına hem de kültürüne hayat veren en bereketli zamandır.

Urla merkezine yakın Klazomenai Antik Zeytinyağı İşliği, dünyanın bilinen en eski zeytinyağı üretim alanlarından biridir. Binlerce yıl önce burada insanlar taş preslerle zeytinlerini sıkar, elde ettikleri altın sarısı yağı amphoralarla uzak diyarlara taşırdı. Bugün bu antik işlik, ziyaretçilerini zeytinyağının köklü geçmişiyle buluşturuyor.

Urla’da her yıl 14 Ağustos’ta Bağ Bozumu Şenlikleri, kasım sonu – aralık başı döneminde ise Zeytin ve Hasat Şenliği düzenlenmektedir. Sürdürülebilir turizmi desteklemek ve yerel üreticileri güçlendirmek amacıyla kurulan GastroFarmUrla, Green Destinations “En İyi 100 Hikâye” ödülüne layık görülmüştür. Yabani Ot Festivali, Uluslararası Enginar Festivali, Bağbozumu Şenlikleri, Zeytin ve Sanat Festivali gibi Urla’nın doğayla iç içe etkinlikleri de artık GastroFarmUrla çatısı altında birleşmektedir.

Urla’da sonbahar, yalnızca bir mevsim değil; doğanın, emeğin ve kültürün iç içe geçtiği bir deneyimdir. Bir bağda, bir zeytinlikte ya da taş bir evin gölgesinde fark edeceksiniz ki Urla, her mevsim kendi hikâyesini anlatır ama en güzelini sonbaharda söyler.